|
|||||||||||||
![]() |
![]() Kale'nin Çocukları - Özlem KadakaloğluKale’nin Çocukları Üzerine…
Sonbahar havalar yeni soğuyor; sokaklarda çocuk sesleri; otomobillerin olmadığı nadir semtlerden birisi Kale. Yerli turist geliyor çoğunlukta bu mevsim. Çocuklar etraflarında dolanırken gözleri ile yarım bıraktıkları oyunlarında; ola ki oyunda kayıp olursa! Ola ki oyuna geç kalırsa; bir yandan da o güzel seslerinin kulakları okşayan tınısı; - Kale’ye buradan çıkılıyor; en yüksek yeri burası değil; gerçek kale kapalı; sizi gezdireyim mi ? Biliyoruz biz hadi siz oyununuza devam edin uyarısına rağmen yinede peşinize takılan çocuklarla birkaç adım sonra kısa bir duraklama ve vazgeçiş… Kale’nin sonradan yapılma surlarında Ankara manzarası… Ankara; ah canım Ankara; sende saklı bu çocuklar bu Kale bu yürek… Sende saklı kalenin içinde çocuk çığlıklarına karışmış yegane sessizlik. Garip bir ezan sesi yükselirken bile o sessizliği yırtamayan garip huzur duygusu. Çocukları sakladığın o korkulu gerçeğinde fakirlik; diz boyu yükselen sefalete rağmen; gülümseye bilen; kahkahalar fırlata bilen; seslerinden de anlaşılacağı üzere daha yaşamın gerçekleriyle yüzleşmemiş güzel çocuklar… Ankara! Ah canım Ankara; kalenin çocuklarını saklayan Güzel Ankara; ele verme bu çocukları; heba etme… Kocaman gözler alışmış artık objektiflere; onlar için artık sıradan onların yaşadıkları o anlar ise her gün kü rutinleri. Hangi kapıdan içeri göz atsanız; bir yaşam öyküsü çıkar karşınıza; ve en çok orada yaşar çocuklar; her kapının ardında bir çocuk sesi gelir. Kocaman olacak yürekleri daha bebe olsada; erken öğrenmişlerdir gece kondu çocukları yaşamla dalga geçmeyi… erken büyümüşlerdir; bilirler yinede akşam tek oda da yatacak hepsi… Hangi kapıyı açsanız; bir yaşam öyküsü kucaklar sizi; en çok çocuklar yaşar…
Siz çıkın kaleye çocuklar Ankara’nın en yükseğine yakın bir sur. Siz çıkın ve dünyaya hep oradan bakın; hep orada yaşayın… en güzeline siz layıksınız çünkü. O sonbahar günü; yanı başımda duyduğum deklanşör sesi; şimdi çocukların sonsuz anlarını dünyaya sunuyor. Kendiside büyümemiş bir fotoğrafçının; çocuklar içindeki sessizliği hala hatırımda. Ve o çocuklar gittiğimde onu sormayacak biliyorum; hatırlamayacaklarda. Ama bildiğim şu ki Özlem KADAKALOĞLU fotoğraflarında o çocukları hep yaşatacak. O gün orada görüntülüye bildiğimiz tüm çocuklara hitaben… Merhaba!
Diyen fotoğrafçı fotoğraf serüveninde sadece yaşamı görmekle yetinmez; onu anlamlandırmaya ve ona görsel olarak şekillendirme işlevinede sahiptir. Teşekkürler Özlem KADAKALOĞLU emekuc
Özlem KADAKALOĞLU 1975 Trabzon Doğumlu; fotoğrafa AFSAD Temel eğitimi ile başladı; karanlık oda eğitimi; 3. Kur eğitimi; ve sonrasında Gökhan Demirel Zoone Sistem Atölyesinde çalışmalarına devam etti. 2005 yılında Doğduğu kent Trabzon’ yerleşti. Afsad ve Fotoforum üyesi. Çalışmalarına Trabzon’da devam ediyor. Kadınlar İçin fotoğraf sergisi ve bir çok karma fotoğraf sergilerinde Fotoğrafları sergilendi. Üç kavramı konu aldığı fotoğraf sergisi 2009 sonbahar ayında fotoğraf severlerle buluşacak. Proje sahibine iletmek istediğiniz mesajı form aracılığıyla gönderebilirsiniz. ![]()
|
![]() |
![]() ![]() ![]() |
||||||||||